HPV

Cinsel yolla bulaşan çok önemli bir hastalıktır. 2018 verileri yirmi yaş civarındaki 40 milyonun üzerinde insanın, bu hastalığa yakalandığını gösteriyor. Bu virüs özellikle genital bölgede her iki cinste de siğillere neden oluyor. Bazı tipleri ise rahim ağzı kanserinin en önemli nedenidir.

Çoğunlukla küçük siğiller şeklindedir. En sık gördüğümüz şekli beyaz, mercimek büyüklüğünde, karnabahara benzer, deriden kabarık siğillerdir. Bazılar ise düz ve beyaz siğillerdir. Daha nadir olanlar Kahve renkli hatta siyah görünümlü siğillerdir. Fakat şunu unutmayınız ki bazen hiç belirti vermez.

Genellikle genital bölgede siğil oluşturur. Bu siğiller bazen beyaz bazen siyah, kahve renklidir. Maalesef bazı HPV tipleri hiç belirti vermez. Bunlar genellikle daha tehlikeli olan tiplerdir. Bu nedenle tanımadığınız veya yeni tanıdığımız bir kişi ile kondomsuz cinsel ilişkiye girmemenizi öneririz. Ayrıca çok partnerli kadın ve erkekten bu hastalığın bulaşma ihtimalinin daha fazla olduğuna dikkatinizi çekmek isteriz.

Maalesef bazen hiç belirti vermez. Bazen yıllar sonra ortaya çıkıp belirti verir. Bu HPV bulaşmış kişinin immün sistemine ve bulaşan HPV tipine bağlı olarak değişir. Aslında HPV enfeksiyonu size kimden bulaştı? Sorusunun yanıtı çok zordur.

Evet maalesef bazı kişilerde ve bazı HPV tipleri hiç belirti vermez. Bu kişilerin de bulaştırma ihtimali vardır.

En önemli korunma yöntemi prezervatif ile ilişkiye girmektir. Fakat bu bile bazen korumaz. Bu nedenle çok partnerli erkek veya kadınla ilişkiye girerken bir kere daha düşünmeniz gerekecektir.

Aslında çoğu kimsede iki yıl içinde hiçbir soruna yol açmadan geçmektedir. Fakat bazı kişilerde tekrarlayan siğillere neden olur. Ancak daha önemli problem kanserdir. HPV geçiren kimselerin düzenli smear testi yaptırarak takip edilmesi çok önemlidir.

Hpv enfeksiyonu en çok cinsel yolla bulaşır. Cinsel ilişki sırasında deriye temas ile bulaşır.

Anal sex ile HPV bulaşır. Hatta vajinal yola göre bulaşma ihtimali daha yüksektir. Çünkü Anal seks penis ve anüste travmaya neden olur. Bu nedenle HPV’nin bulaşma ihtimali atar.

Evet maalesef HPV enfeksyonu oral seks ile de bulaşır.

Anal sex ile HPV bulaşır. Hatta vajinal yola göre bulaşma ihtimali daha yüksektir. Çünkü Anal seks penis ve anüste travmaya neden olur. Bu nedenle HPV’nin bulaşma ihtimali atar.

Bu virüs özellikle aktif bir hasta ile cinsel birliktelik sonrası bulaşma ihtimali %80 civarındadır.

Rahim ağzı yani cervix kanserlerinin hemen hepsinde HPV enfeksiyonuna rastlanır. Bazı HPV tipleri özellikle bu kanserle ilişkilidir. HPV hücredeki DNA yapısında değişime neden olur. Önce metaplazi dediğimiz hücresel değişim olur. Daha sonra zaman içinde bu displazik değişime ilerler. Yani bir aşama kötüleşir. Bir sonraki aşama ise bu şekilde devam ederse kansere dönüşür. Faka t her displazi ilerleyecek ve kanser oluşturacak diye bir kural yoktur. Displazik değişimlerde genellikle rahim ağzında küçük bir bölüm kesilerek alınır. Çoğunlukla bu tedavi için yeterli olur.

Evet vajina kanserlerinin en bilinen nedenlerinden bir tanesi HPV dir. Özellikle bazı HPV tipleri kansere yatkınlığı arttırmaktadır. Önce iyi huylu hücresel değişimler olur. Daha sonra kötü huylu değişime ilerler.

Bazı anüs kanserlerinde HPV virüsü ana nedendir. Genital bölgeye bulaşan HPV anüse de çoğunlukla buradan bulaşır. Özellikle bir takım riskli HPV tipleri buna neden olur. Her HPV geçiren kişide kanser gelişmesi söz konusu değildir.

Aslında gırtlak, dil kökü ve bademcik kanserlerinde HPV önemli rol oynar. Sigara gibi ek kaanser yapıcı maddeler de varsa bu risk artar.

Hayır böyle bir şey söz konusu değildir. Hpv kanser ile çok ilişkili bir virüstür. Fakat kimde kansere neden olacağını kestirmek imkansızdır. Çünkü kanserin kökeninde vücudun savunma sistemi yani immün sistem çok önemlidir. Bu sistemin gücü herkeste farklıdır. Ayrıca başka bir karsinojen maddeye maruz kalmak da bu riski arttırabilir. Örneğin sigara içimek, kimyasallara maruz kalma, kronik bazı hastalıklar gibi.

Öncelikle bir kadın hastalıkları uzmanına başvurun. Takip in en önemli test smear testidir. Kadın hastalıkları uzmanının size önerdiği sıklıkta yaptırın. İlk başlarda 3 ay ve 6 ay arayla daha sonra her yıl mutlaka smear testi yaptırın.

Bu virüsün standart bir tedavisi yoktur. Sadece bulgulara göre tedavi ediyoruz. Örneğin genital bölgedeki siğilleri lazer veya koter ile yakarak tedavi ediyoruz. Ya da eğer rahim ağzında değişimler var ise uygun tedaviyi yapıyoruz. Rahim ağzındaki değişimler için koter ile yakma ve cerrahi olarak rahim ağzının bir parçasını çıkarma gibi duruma göre farklı tedaviler uyguluyoruz.

Rahim ağzı kanseri biopsi ile veya rahim ağzının çıkarılıp incelenmesiyle teşhis edilir. Rahim ağzı kanser teşhisi kesinse ilk seçenek cerrahi olarak rahim ve yumurtalıkları çıkarmaktır. Lenf bezleri de etkilenmiş ise radyoterapi gerekir.

Genellikle displazi varsa rahim ağzının çıkarılması operasyonu yapılmaktadır. Fakat bazı displaziler belli bir süre sonra gerileyebilir. Bu nedenle bu konu ile ilgilenen bir kadın hastalıkları uzmanı sizi takip etmelidir. Gerekirse kolposkopi takibi çok önemlidir.

HPV aşısı bu enfeksiyondan korumada hayati değere sahiptir. Son 20 yıl içinde geliştirilmiş çok önemli bir buluştur. Hpv aşısının ülkemizde 4 farklı tipe karşı koruyuculuk sağlıyor. Bunlar en riskli tiplerdir. Fakat Avrupa’da 9 farklı tip için geliştirilen aşı da vardır. Önerimiz hangisini buluyorsanız onu mutlaka yaptırmanızdır.

Son güncellemelerle birlikte 9 yaşından sonra hem kızlara hem de erkeklere aşı yapılmasını öneriyoruz. Çoğunlukla 12 yaş civarı tercih ediliyor. Fakat 9 yaşında yapılsa bile sakıncası yoktur. Günümüzde eskiden var olan yaş sınırı ileriye doğru kalktı. Yani 50 yaşında bile olsanız aşı öneriyoruz.

9 tipe karşı olanda 4 tipe karşı olanda 3 kere yapılıyor. Birincisinden bir ay sonra 2. aşı ve altı ay sonra 3. aşıyı öneriyoruz. Bu üç aşıdan sonra şimdilik önerilmiyor.